Eğitim sisteminin değişen dünyaya ve bilinmeyen talepleri olan bir geleceğe nasıl uyum sağlaması gerektiğine dair birçok farklı düşünce var. Ancak esas olarak iki farklı eğitim reformu söylemi ağır basıyor.
Emekli eğitimci ve yazar Will Richardson, Educon’da öğretmenlerin bir araya geldiği bir toplantıda, “Bugün en ağır basan söylem, okulların artık bittiğidir. Test sonuçlarımız hiç parlak değil ve öğrenciler başarılı olmak için ihtiyaç duydukları şeyleri öğrenmiyorlar” diyor. Bu söylem, okulların farklı bir şekilde düzenlenmeye ve finanse edilmeye ihtiyacı olduğuna inananlar tarafından destekleniyor. Ancak Richardson, geliştirilmiş test sonuçlarının ve diğer ölçülebilir sonuçların esas çıktılarının şu an ki sistemle aynı olduğunu iddia ediyor: “Farklı aslında farklı değil. Farklı yollar kullanılsa da çıktı aynı.”
Diğer baskın söyleme göre okullar bitmiş değil, sadece zaten yaptıkları şeyi yapmaları gerekiyor ama daha iyi bir şekilde. Bu grup, eğitimi geliştirmek için toplumun öğretmenleri desteklemesini ve standart testlerin sınırlandırılmasını savunuyor. Richardson, “Bu okulları tamamen farklı bir şekilde düzenlemekten çok, onları korumak ve geliştirmekle ilgili bir fikir” diyor.
Ancak bu söylemlerin hiçbiri başarılı bir eğitimin temel hedeflerini ve unsurlarını farklı bir çerçeveye oturtmuyor. Richardson, eğitim hakkındaki tartışmada ağır basan söylemlerin hiçbirine tamamen katılmayan birçok eğitimci olduğuna inanıyor ve eğitimin şimdiki modellerden tamamen arınması gerektiğini düşünen insanlar için üçüncü bir anlayış tanımlamak istiyor. Bu üçüncü anlayış, güçlü öğrenme deneyimleri yaratmaya nelerin dahil olduğunu tanımlıyor ve teknolojinin gelecekte öğrenme üzerinde hayati bir öneme sahip olacağını savunuyor.
Richardson “Bizim okullar hakkında tamamen farklı bir şekilde düşünmeye başlamamız gerekir” diyor. Richardson’ın vizyonunda reformcular, öğrencilerin zorunlu müfredatın içine kendilerine anlamlı gelen şekillerde giriş noktaları bulmaya teşvik edildiği, sorgulama temelli ve öğrenci merkezli öğrenmeyi destekleyen bir eğitim sistemi yaratmaya odaklanıyor. Richardson’ın vizyonunda teknoloji, öğrencilerin bilgisini göstermesine ve yaratmasına imkan tanıdığı için vazgeçilmez bir araç. Richardson “Teknoloji gerçekten de öğrencilerin bir şeyler yaratmasına ve başka insanlarla iletişim kurmasına imkan veriyor. Bu bence okullardaki geleneksel müfredatın büyük bir kısmından daha önemli” diyor.
Educon konferansında bir grup yenilikçi eğitimci, gelecekteki başarılı vatandaşların ihtiyaç duyacağı ve iyi bir eğitimin sunması gereken nitelikleri de tartıştılar: Başarılı bir öğrenci çok büyük miktarlarda bilgiyi yönetebilmeli. Artık hayat giderek daha çok dijitalleştiği için bu çok önemli bir beceri. Öğrenciler, İngilizce ve Matematik gibi geleneksel disiplinleri önemsemeden, bunun yerine karşılıklı etkileşime imkan veren gerçek hayat sorunlarına odaklanan yollarla öğrenmeliler. Odak, öğrencilerde mutlak ölçülebilir olmayan nitelikleri ortaya çıkaran öğrenci merkezli deneyimler sağlamak üzerine olmalıdır. Öğrenciler bilgisayarları sadece kullanmayı değil, oluşturmayı ve ustalıkla yönetmeyi de öğrenmeliler. Belki de en önemlisi öğrencilere, özellikle gelecekte ihtiyaç duyulacak beceriler ve konular henüz bilinmediği için bilgiyi nasıl öğrenecekleri öğretilmeli. Bu nitelikler, ortalama bir devlet okulunda bulunabilecek olanlardan farklı elbette ancak yine de başarması imkansız değil.
Bilim Liderlik Akademisi (SLA) müdürü Chris Lehmann, “İnsanları, somut bir göstergesini görmeden yeni bir felsefenin işe yarayabileceğine inandırmak zordur” diyor. Akademinin temellerini, sorgulamanın ve öğrenci liderliğindeki öğrenmenin üzerine kuran Bilim Liderlik Akademisi öğretmenlerinden Diana Laufenberg, “Biz insanların gözleriyle görebilecekleri ve güvenebilecekleri bir eğitim veriyoruz. Biz öğrencilerin üniversiteye gitmeyi başardığı bir okuluz.” diyor. Bugün aileler çocuklarını bu okula gönderebilmek için sırada bekliyor ancak henüz kuruluş aşamasındayken okulun felsefesine güvenen insan sayısı pek de fazla değildi.
Richardson “Modern öğrenme, kendi eğitimini kendin organize etmek ve dünyada değeri olan şeyler için anlam yaratmaktır” diyor. Ancak eğitimciler konuyu daha derinden ele aldıkça, bu üçüncü eğitim felsefesinin neye benzediğine dair birden fazla tanım olduğu anlaşılıyor. Richardson, “Hepimizin birbirine yakın anlama gelen modern öğrenme tanımı yaptığından emin değilim” diyor.
Pek çok öğretmen içinde bulunduğumuz değişim döneminde öğretmenlik yapmak için bu mesleği seçmedi. Yararlı bir eğitim biçiminin nasıl olduğu hakkındaki düşünceler değiştikçe, bazı eğitimciler kendilerini tüm bu değişimlerden başları dönmüş bir şekilde geride kalmış hissediyor. Diğerleri, eskiden beri kullanılan eğitim araçlarını sürdürmek için mücadele ediyorlar. Ancak geleceğin eğitiminin henüz şekilsiz olan bu hali, bir gün mutlaka değişecektir. En önemlisi eğitimciler öğrencilere onların ilgilerinin merceğiyle rehberlik edecek ve öğrenenler olarak kim olduklarını keşfetmelerine yardım edeceklerdir.
Çeviri: Hakan Akbulak
Kaynak: http://blogs.kqed.org/mindshift/2014/02/what-would-be-a-radically-different-vision-of-school/
Şiddetleşme
Şiirli Karneler
TABİP
Teşekkür Ziyareti
Toplantı ve Faaliyet Çizelgesi
Törenlerin Kutlama Şekli
Ulusal Ajans
Üstün Zekalılar
Veli Eğitim Projesi
Veli Kaynak Kitabı Projesi
Veliyiz Okuldayız
Zil Sesi Yok